Bazı filmler vardır böyle.. İzledikten sonra beğenirsiniz ama tam adını koyamazsınız. Bir başyapıt mı? Değil. İyi mi? Sadece iyi demek çok çiğ kalır. Tadı damağınızda kalır falan. Öyle bir film olmuş Youth. Sinemada izledim bu akşam. Tek kelimeyle tanımlamam gerekirse "lezzetli" diyebilirim sanırım. Atmosfer, oyuncuların şirinliği, diyaloglar.. Hakikaten lezzetli bir film. Yer yer festival, yer yer sanat filmi tadında ama sıkmayan, dramı boğmayan, esprileri gülümseten, farklılığını her daim seyirciye hissettiren bir lezzet. Beğendim.
Bu arada film, koca İzmir'de sadece tek bir (1) sinemada oynuyordu. O da İzmir'in en eski sinemalarından biri olan Karaca Sineması'nda. Saçma sapan filmler büyük sinemalarda uzun uzadıysa gösterilirken bu tür filmleri hep zar zor bir veya iki sinemada yakalayabiliyorum. Aynısını yakın zamanda The Lobster'da da yaşamıştım. İzmirli olanların bazıları bilir belki ama ben ilk kez gittim hayatımda Karaca'ya. Ufacık, amatörce ama hoş. Bana çocukken babamla gittiğim eski usûl sinemaları hatırlattı. Daha ilginç olan ve beni şaşırtan ise, filmden önce hiç reklam yoktu ve film arası da yoktu. Kendimi bildim bileli, çocukluğumdan beri sinemaya giderim, bu ikisini de ilk defa görüyorum. Çoğu ülkede film arası olmadığını biliyordum ama burada öyle olunca, bir de reklamsız olunca baya şaşırdım. Ara ara giderim artık bu sinemaya, sevdim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder