27 Temmuz 2008 Pazar

Biz eskiden... #3

Yazı dizisinin 3. ayağında bir efsane var. Atari salonu efsanesi. Oyunların babası.

Street Fighter


Öyle pıleysteyşınlar, bilgisayar oyunları yoktu o zamanlar. Vardıysa da henüz yaygın değillerdi. Elimize her para geçişinde çocuk bütçesine göre ateş pahası olan o jetonlardan alır, heyecanla oynardık. Atari salonlarının en çok sıra olan, dolayısıyla en popüler oyunuydu. Oyunu bitirebilenler salonun ağası ilan edilirdi.

Baştan söyliyeyim, benim "efsane" diye nitelendirdiğim, atari salonlarında herkesin bildiği 8 dövüşçülü oyundur. Sonraları tuhaf tuhaf, bilinmedik adamları olan versiyonları çıktı ama hiçbiri doğal olarak ilkinin tadını vermedi.

İlk rakip jiletçi Guile idi. Bumerang şeklinde jiletini atarken "alexx buu" diye bir ses çıkarırdı. Belki de o attığı şey hiçbir zaman jilet olmadı ama biz hep jilet diye bildik. Neyse. Daha sonra 8 adamın hepsini yener ve son olarak bizim seçemediğimiz adamlar olan Balrog, Vega, Sagat ve Mr. Bison ile dövüşürdük. Aralardaki araba parçalama bölümü en zevkli bölümlerden biridir. Arabayı tamamen infilak ettiremeyince salona rezil-kepaze olurduk.

Oyunun en popüler karakteri tartışmasız Ken. Karizmatik duruşu, uzun sarı saçları, kırmızı kıyafeti ve kazandığı maçlar sonrası yaptığı zafer işaretiyle; Ryu ile aynı dövüş özellikleri olmasına rağmen herkese daha çekici gelmiştir her zaman. "Aduuu ket" , "Aoouurryuu ket" , "Dapdapdap duu ket" hareketleri de salonun en prestijli hareketleriydi tabii.

Bunların dışındaki adamlar sumocu Honda, elektrikçi yaratık Blanka, "kız" Chun-Li, ayıboğan Zangief, kolu bacağı uzayan Dhalsim idi. Hepsinin yapabildiklerini, karakterlerini dün gibi hatırlıyorum. Ama bilenler hiçbir karakterin hareketinin hangi tuş kombinasyonlarıyla yapıldığını kimseye söylemezdi. "Abi aduket nasıl yapılıyodu yaa" veya "Abi oryuu çekmek için sol aşağı sonra kırmızıya mı basıyoduk " soruları sorulduğu anda salona bir sessizlik çökerdi. Hepsi birer devlet sırrıydı. Bir akrabanız veya çok samimi arkadaşınız bilmediği sürece hiçbir hareketi öğrenemezdiniz. Mahallenin en sevecen insanı bile gavur kesilirdi o makinelerin başında.


Bir de nedense Guile ve Chun-Li hiç kimse tarafından seçilmezdi bizim oralarda. Honda ve Zangief de nadir alınanlar arasındaydı. Bütün salonu tek bir makineye kitleyen dövüşler ise iki iyi bilenin oynadığı bir Ken-Ryu duellosuydu. Hiç darbe almadan rakibini yenen için "perfect" derdi oyunun spikeri, karizmatik bir sesle. Salon ahalisi de buna "pörfek çekmek" adını takmıştı. Başka mahalleden gelen misafirlerin "oğlum bizim mahallede Cemil abi var, son adama bile pörfek çekiyo, burdaki herkesi yener" deyimleri meşhurdu. Son adam dediği Mr. Bison'du. Her mahallenin böyle abileri vardı mutlaka.

Yenilen adamların maç sonrası ağzı burnu dağılmış, kan içindeki suratlarını görünce herkeste bir makara havası oluşurdu. O yenilen adamın sahibinde ise inanılmaz bir acı ifadesi. Herkes yenilen adamların surat ifadesinin nasıl olduğunu ezbere bilirdi ama yine de, her seferinde sanki ilk kez görüyormuş gibi şaşırılır "oha a.k. adamın anası .ikilmiş huhauha" tepkisi verilirdi.

Daha sonra da filmi çıkmıştı, zorla babamın kolundan tutup götürmüştüm sinemaya, çok iyi hatırlıyorum. "Ulan oyundaki adamların gerçek hali pek de benzemiyormuş be" tepkisi vermiştim, mahalledeki herkese filmi baştan sona anlatmıştım. O zamanın deyimiyle "Jankılotvandam" başroldeydi. Asker Guile rolündeydi yanlış hatırlamıyorsam. Ama Ken'in yeterince ön planda olmaması hayal kırıklığına uğratmıştı hepimizi.

Hey gidi günler...

6 yorum:

Adsız dedi ki...

hislerimin bir kez daha tercümanı olmuşsun.

Adsız dedi ki...

harika :)

Major dedi ki...

bide atari salonun oynanan tekkenin keyfide vardı..

Çağlar dedi ki...

Snow Bros'u da unutmamak lazım. Bi de ilerlemeli 2 kişilik oynanabilen silahlı, vurdulu, kırdılı bi oyun vardı ama ismini bi türlü hatırlayamıyorum. Mustapha diye bi eleman vardı hatta.

Adsız dedi ki...

90'ların çocukları için bu resimlerin önemi çok büyüktür.kaptan komandoyu unutmamak gerek.çocukluğumuzu tüketiniz bea :-)

Adsız dedi ki...

merhaba bende power rangers sı izlerdim nijja kaplumbağalar felan bildiğim küçüklükten oyunlar ise ördek öldürmece mario ve tank dı kaygısızlar kaynanalar ve daha bir sürü şey işte vakit gelip geçti ve 18 yaşındayım dün geçti bugün belli yarın ise meçhul pek uymadı ama nese teşekkür ederim birazda olsa eski günleri anmak güzel oluyor ve tekken abim çok severdi