"Wimbledon Tenis Turnuvası'nda tek bayanlarda Venus Williams, kardeşi Serena Williams'ı 7-5 ve 6-4'lük setlerle 2-0 mağlup ederek üst üste ikinci kez şampiyon oldu!"
Serena aslında müthiş bir başlangıç yaptı. Venus'e göre çok daha üstün görünmesine rağmen, Venus'ün aslında bu olmadığını bilenler sürekli "ha başladı, ha başlayacak" diye beklediler eminim.
Ben oldum olası Serena Williams'a karşı daha büyük bir sempati duymuşumdur. O yüzden de Venus'ün kontrolü ele alacağı zamanı çok isteksiz bir şekilde bekledim. Nitekim ilk setin ortalarından itibaren Venus kardeşini çok rahat domine etmeye başladı. İlk seti 0-2'den geri gelerek aldı ve oyun boyunca üstünlüğünü sürdürdü.
Kazanan Williams ailesi oldu. Ödüller oraya gitti sonuçta. Anneleri ve diğer kız kardeşleri de maçtan sonra Venus-Serena ikilisini alkışlıyordu. Özellikle bir anne için nasıl bir duygu acaba, onu da çok merak ediyorum. Dünya'nın en büyük tenis turnuvasında şampiyonluk için ter döken kızlarını izlerken neler hissediyor acaba... Herhangi birinin kazanmasını istediği oluyor mudur ki?
İlginç bir not: Babaları da "bu maçın bir sayısını, bir puanını izlemeye dahi kalbim dayanmaz" diyerek Amerika'ya dönmüş. Bu da çok ilginç. Hadi kızı yabancı birisiyle yapsa neyse de, iki kızın oynuyor yahu, kim kazanırsa kazansın işte. Neye kalbin yetmiyor ki?
Serena aslında müthiş bir başlangıç yaptı. Venus'e göre çok daha üstün görünmesine rağmen, Venus'ün aslında bu olmadığını bilenler sürekli "ha başladı, ha başlayacak" diye beklediler eminim.
Ben oldum olası Serena Williams'a karşı daha büyük bir sempati duymuşumdur. O yüzden de Venus'ün kontrolü ele alacağı zamanı çok isteksiz bir şekilde bekledim. Nitekim ilk setin ortalarından itibaren Venus kardeşini çok rahat domine etmeye başladı. İlk seti 0-2'den geri gelerek aldı ve oyun boyunca üstünlüğünü sürdürdü.
Kazanan Williams ailesi oldu. Ödüller oraya gitti sonuçta. Anneleri ve diğer kız kardeşleri de maçtan sonra Venus-Serena ikilisini alkışlıyordu. Özellikle bir anne için nasıl bir duygu acaba, onu da çok merak ediyorum. Dünya'nın en büyük tenis turnuvasında şampiyonluk için ter döken kızlarını izlerken neler hissediyor acaba... Herhangi birinin kazanmasını istediği oluyor mudur ki?
İlginç bir not: Babaları da "bu maçın bir sayısını, bir puanını izlemeye dahi kalbim dayanmaz" diyerek Amerika'ya dönmüş. Bu da çok ilginç. Hadi kızı yabancı birisiyle yapsa neyse de, iki kızın oynuyor yahu, kim kazanırsa kazansın işte. Neye kalbin yetmiyor ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder