27 Ağustos 2008 Çarşamba

Şeytanın Pabucu


Magazin dünyasında daha çok "Fatih Ürek, Aysun Kayacı'yı öpecek mi?" veya "Aysun öptürür mü?" şeklinde geçti filmin mevzusu. Malzeme işte, klasik. Yani filmin vizyona girmesine birkaç ay kala yeterli reklamı yaptılar bile.

Ben de izleyeceğim filmi. Ama bu reklamla hiçbir alakası yok. Aysun'un olduğu her filmi, diziyi, programı zaten izlerim. Büyük sempatim var kendisine. Fena halde seksi olmasının payı var mı derseniz, evet var. Ama sadece o değil. Sarışınlığından da gelen aptal olduğu konusunda düşünceler de tamamen kendisini tanımamaktan kaynaklanıyor. Kendisi Türk televizyonlarında çok zeki diye bilinen birçok kişinin hiç haberi olmayan konulardan dahi uzun uzun bahsedebilecek kadar birikime sahiptir. Bunu birçok defa kanıtladı zaten NTV'deki programda. Ha "çoban" falan gibi çok konuşulan gaflar da yaptı ama, bunlar televizyon için birer gaf. Haksız olduğu için değil...

Neyse Aysun'u yağlama paragrafını geçiyorum. Fatih Ürek'i de severim bu arada. Yalnız bu "sevmek" yaptığı mesleği sevmek veya kendisini sevmek, takip etmek falan değil, sempatim var işte. Son iki tuhaf şarkısıyla zaten acayip sempati topladı. Film de 5 Aralık'ta, AROG ile aynı gün vizyona giriyormuş. Gideriz, ikisini üst üste çakar geliriz.

Hiç yorum yok: