6 Ekim 2008 Pazartesi

Yorum Meselesi


Birçok olumlu/olumsuz eleştiri geliyor hem Çağlar'a, hem de bana... Çağlar'ı bilmiyorum ama kendi adıma konuşayım: cidden çok güzel birşey bu. Kendinizi yalnız hissetmiyorsunuz, okunduğunuzu farkediyorsunuz, hepsinden de önemlisi okuyucunun isteğini öğreniyorsunuz. Bu yüzden lütfen yorum vermeye özen gösterelim; katılsak da, katılmasak da.

Tabii bir başka husus da var, o da 'isimsiz' olarak yorumların gönderilmesi. (Yine Çağlar'ın bu konuda ne düşündüğünü bilmiyorum, kendisi de olmazsa yorum kısmına yazar düşüncelerini.) 'isimsiz' olarak yorum yazılmasından yana değilim açık konuşmak gerekirse. İnsan karşısındakinin kim olduğunu bilmek istiyor. Günde en azından 10 tane isimsiz adı altında yorum alıyoruz... 10'u da farklı kişiler olabilir, kim olduklarını da bilemiyoruz doğal olarak. Açıkçası yorum kısmında tartışırken karşımdaki insana 'isimsiz' diye hitap etmek de koyuyor bana. En azından biriyle tartışırken onun ismini, geçmişini görmek istiyor insan. Anlamanızı umuyorum. O kadar da zor değil, üyelik açmanıza da gerek yok, sadece 'isimsiz' yerine bir üstündeki 'ad/url' kısmına girip isminizi ve takıldığınız veya sahibi olduğunuz web sitenizi yazmanız yeterli. Böylece kimle nerelerde, ne zaman tartıştığımızı biliriz. Öbür türlü pek de sağlıklı olmuyor.

Bir de hazır blog'la alakalı bir mesaj atmışken, yazılar hakkındaki düşüncenizi de almak isterim. Gördüğünüz eksikleri, istediğiniz konuları paylaşırsanız sevinirim.

11 yorum:

Adsız dedi ki...

Bence isimsiz kısmını kapatmayın. İsimsiz biri olarak bu isteğimin sebebi de şudur: Benimle ne zaman ne tartıştığınızı bilmeyin, düşünmeyin. Böyle daha güzel. Benim kim olduğumu bilip kasmaya ne gerek var. Rahat rahat takılalım işte. Ne zaman ne tartıştığınızı bilmek isteyenler ismini bırakırlar zaten.

Burada tek sorun sizin açınızdan küfür olabilir mi diyorum? İsimsiz olarak girip küfür ediyorlarsa rahatsız olmuş olabilirsiniz. E ama onları da siliverin olsun bitsin canım ne bileyim.

İsimsiz hakkımız saklıdır, rahat durun, konsepti bozmayın bence.

Tabi bence.

Kaan Mert dedi ki...

Blog gayet iyi gidiyor. Çağatay'ın da katılımıyla daha da zevkle okumaya başladım. Yorum gönderme fırsatı pek bulamasam da her yazılan yazıyı okuyorum ve böyle devam etmenizi diliyorum..

Adsız dedi ki...

süpersiniz abi hiçbişeyi takmayın aynen devam. koyu bi fenerli olarak iki gs'lının yazdığı blogu hergün deli gibi takip ediyosam bu blogda bişeyler var demektir.

Adsız dedi ki...

@ isimsiz;

yok ağabey, küfür filan edildiği yok... eleştiri bakımından da değil. Sadece insan karşısındakinin kim olduğunu bilmek istiyor; ister küfür eden olsun, ister eleştiren, ister alkışlayan... şöyle açayım konuyu, internet aleminde takıldığım(ız) birçok site var ve bu sitelerde sevdiğimiz/sevmediğimiz/takmadığımız gruplar var. bu isimsiz konusu gizli birşey olduğu için, gerçekleri yansıtmayabileceklerinden korkuyoruz. Misal vermek gerekirse: iyi niyetli, Aragones'i savunan bir vatandaş 2 kere isimsiz kısmından Aragones'i savunabilir. Ama biz bunu tek kişi olarak değil, çift kişi olarak algılarız. Tabii bir de kin konusu var ki, ayrı ayrı mesajlara atılmış eleştirilerin kimlerden geldiğini merak ediyor insan. Tanımasam problem yok ama sırf geçmişten kalan bir kinden ötürü atılıyorsa o eleştiriler, blogun şeklini değiştirmeye gerek kalmaz, takmazsın olur biter. Bilmem anlatabildim mi.

İlla ki isminizi koymanıza da gerek yok, rumuz olur nick olur farketmez ama cidden bazen rahatsız edici bir konu oluyor bu. Gazeteyi açtığınızda bir eleştiri yazısıyla karşılaşıyorsunuz adınıza çıkmış, atıyorum elbette. Ama yazarın adı yok. Oysa yazan herif -yine atıyorum- Ahmet, sizden nefret eden, sırf eleştirmek için eleştiren biri. Bunu bilirsem o eleştiriye takılmam ama onun Ahmet olduğunu bilmezsem, kafama takılır, mesajları atarken 2 yerine 3 defa düşünür, birçok mesajı da atmaktan vazgeçerim.

En azından, yukarıda da belirttiğim gibi, bir rumuz-nick filan koyarsanız cidden çok iyi olur.

Tabii yineleyim, Çağlar'ın fikri değil bu, ne düşünüyor bilmiyorum, ekler inşallah yorumunu o da.

Çağlar dedi ki...

Zaten isimsiz yorum yazma olayını kapatacaz dememiş Ty. Sadece isimsiz olarak yazmayın demiş. Yani bence büyütecek bir durum yok. Bence de "isimsiz" olarak mesaj yazmak yerine en azından bi isim yazılmasıdaha hoş, insan yorumu açtığında isimsiz görünce, isimliye göre daha az mutlu oluyo. Ama yine de yazan yazar, karışmayız.

Enes dedi ki...

Ben hep adımla yorum bırakıyorum. Artık bir şekilde takip ettiğimi de görmüşsünüzdür. bu hoşuma gidiyor şahsen.. o yüzden isimsiz yorum bırakmaz mantıksız..
---

blog hakkında şunu söylemek istiyorum; yaklaşık 1-2 ay evvel blog'un giri yelpazesi çok daha genişti. şimdi iki ayrı yazar olmasına rağmen bence konu alanları biraz sığlaştı.

pc, multimedia, teknoloji, kültür, sanat.. vs. blogun daha geniş alanlara hitap etmesi gerektiğini düşünüyorum. bu düşüncem de ikinizin de bilgi ve kültür birikiminin -LakersTR'dan da takip ettiğim üzere- buna fazlasıyla yeterli olduğu, olacağından geliyor.

Teşekkürler.. Umarım küstahça gelmemiştir yorumum :)

Adsız dedi ki...

@ enes;

kesinlikle haklısın... zaten çağlar'la son birkaç gündür bu konuyu konuşuyoruz ancak birtakım nedenler var aslında ve sanki biraz da bizden bağımsız bir durum bu. Bunu çok daha genişçe, bir yazı olarak ele alacağım zaten, o yüzden şimdi açmak istemiyorum bu konuyu ama piyasa durgun diyeyim. Çevremize bir bakalım; Futbol'dan başka hiçbir güncel olay yok şuan. Oyunlar deseniz 1 ay içinde hepsi aynı anda çıkacak ama şuan yoklar sonuçta. NBA deseniz 1 ay sonra başlayacak. Sinema piyasası resmen durdu! Moto GP deseniz Rossi hayvanı erkenden bitirdi. Hayat deseniz zaten okulun ilk dönemlerindeki zorluğundan ötürü zor. Bir de bayram girince araya...

bahane vermeyi hiç sevmem ama ne yazık ki böyle de bir durum var işte. futbol blog'larından farkımız da bu, aktif olmayan aylar var ve ilgi çekici yazı yazabilmek daha zor. zamanla eskiye dönecektir, merak edilmesin.

cidden teşekkürler bu arada eleştiri için, ne küstahlığı...

CaRtMaNtR dedi ki...

Yorumlar mevzusunda bir şey diyemem kişisel tercihtir herkesin tarzı ayrıdır elbtte.

İstek kısmına gelirsek her ne kadar güzel hanım kızlarımızın resimlerinin olmasını desteklesemde bunları mümkün olduğunca ana sayfada küçük boyutlu tutmak daha iyi olabilir. İş yerinden okuyorken blogu birinin arkadamdan geçip geçmediğini kontrol etmek durumunda kalıyor insan bazen ister istemez :D

Ayrıca konu sıkışlıklığı warsa şöyle eski filmlere dönülüp unutulmaz klasikler, çizgi roman uyarlamaları yada underdog filmler gibi yeni serilere girilebilir belki.

Neyse böyle devam edin kaliteyi düşürmeden daha çok yorum yaparız biz :D

Adsız dedi ki...

ha hocam ıyı hos yorum ıstıyosunda son zamanların en acayip istifası yayınlanıyo besıktas klubunde ama sen hıc degınmıyosun bıle.varsa yoksa fener gs.ben neyın eoluycam daha sizin forumunuzu.

Major dedi ki...

yanlız yukardaki arkadas haklı eskiden cok daha ilginc konular vardı. illa guncel konular olması gerekmez. kaju fıstıgı, fıstık ezmesi, biz eskiden postları, reklam, gazetecilik elestirileri gayet guzeldi.

sahsen ben o tarz ilginc seyleri okumak isterim nba takımlarının analizleri yerine. onları okuyacagımız bir suru site,blog var zaten.

umarım eski kaliteyi tekrar yakalarsınız post konusunda.

kolay gele...

Adsız dedi ki...

@ isimsiz;

kardeş... öncelikle futbol blogu olmadığımızı bil. futboldan yeterince sakınmaya çalıştığımızı da... Ama herşeyden önce, bu konuyu sadece 1 gün önce yazdığımı bilmen sanki en iyi şey olur. Yazdığım post, gelmiş yazmadığımız için eleştirmeye çalışıyorsun. Kolay gelsin ne diyeyim.

Bu arada Amerika'da yaşıyorum, okuldan gelişim Türkiye saatiyle gece 12'yi buluyor. Bu durumda benim okuldan Türkiye futbol haberlerini bir türlü öğrenip, bir türlü de bloga yazmam gerek. Saçmalamaya gerek yok. Hele de biz bu istifa olayını 2 gün önce yazmışken!

http://caglaryildiz.blogspot.com/2008/10/derebeylikte-fatura.html