5 Ağustos 2008 Salı

Biz eskiden... #7

Yazı dizimizde, sırada Pikachu dizisi var, yani...

Pokémon


Dünya üzerinde Pokémon olgusunu Türkiye kadar ciddiye alan bir ülke daha yoktur heralde. Kendini Pikachu sanıp binanın tepesinden atan mı ararsınız, mahallece evde toplanıp çizgi filmleri izleyeni mi, yoksa taso için birbirine giren 15 kişilik grupları mı? Çizgi filmiyle, oyunlarıyla, tasolarıyla, fenomen olmuştur ülkemizde...

Yanlış hatırlamıyorsam önce çizgi filmleri karşılamıştı bizi. Yine yanlış hatırlamıyorsam ilk ATV'de yayınlanmıştı, Kanal D de olabilir. Hafta içi hergün veriliyordu ve merakla izliyorduk. Ash, Misty ve Brock üçlü kanka tayfası güçlerini birleştirip Jessie, James ikilisi başta olmak üzere, düşmanlarına karşı göğüslerini süper ediyorlardı. Jessie, James ikilisinin bir de Meowth (Miyav) diye bildiğimiz bir yardımcı yaratıkları vardı. İnsan olanların içlerinde en popüleri Ash'ti. Pikachu gibi çizgi filmin en popüler karakterine sahipti. Pikachu hem güçlü, hem şirindi ve son çare olarak düşünüldüğünden fazla savaşmazdı. En fazla hayranı olarak yaratıktı. Hatta Pokémon'a çoğu kişi Pokémon değil, Pikachu derdi.

Tabii her yaratığın evrim geçirmiş halleri, yani o zamanın tabiriyle "gelişmişi" vardı. Pikachu'ninki Raichu'ydu mesela. Ama pek izleyemedik kendisini. Birkaç tanesi hariç, genelde Pokitop'ların içinde olurdu yaratıklar. Sahipleri kimi seçtiyse ismini haykırarak "Seni seçtim Çarmendııııırrrr" diye pokitopu fırlatırdı ve yine verilen komutlarla, güçlerini kullanarak savaşmaya başlardı yaratık.

Bunun dışında diğer popüler yaratıklar ise hatırladığım kadarıyla; Bulbasaur (Balbazar), Charmander (Çarmendır), Squirtle (Sikörtıl), Sydek (Saydek)... Diye uzar. Sonra aklıma kazınan diğer yaratıklar; Bulbasaur'un gelişmişleri Ivysaur ve Venesaur, Charmander'ın en gelişmişi Charizard, dev Snorlax, Jigglypuff ve herkesi öpen Jynx. Daha hatırladığım çok karakter var ama hepsini tek tek buraya yazacak değilim tabii.

Ve geldik işin en cıfcıflı bölümüne.. Taso efsanesi. Bizim oralarda efsaneydi taso olayı. Taso biriktirmek için cips almaktan karnımız ağrırdı. Paramız gittiği için başkasına vermeye de gönlümüz elvermezdi, alır kendimiz zar zor yerdik. Tabii esas olay oynayarak ve birbirini üterek (bizim orda 'yutmak' deniyordu gerçi) karşındakinin tasolarını almaktı. Yere iki taraf da eşit miktarda üst üste koyardı yuvarlak tasoları. Bir tane eldeş olurdu. Onla yerlekilere istediğin şekilde vurur, resimli tarafını çevirmeye çalışırdık. Çevirdiklerimizi alırdık. Bir çeviren bir daha atardı. Oyuna başlamadan önce yapılan "res mi, tas mı?" bulmacası ise işin en heyecanlı tarafıydı. Bilen ilk atacaktı çünkü. Özellikle yerde 10 tane falan taso varsa iş resmiyete dökülür, nedense şahitler olurdu etrafta... Kimilerinin 200-300 tane tasosu olurdu ütmekten. Millet torbalarda taşırdı. İş mahalle maçları gibi, karşı mahallelerdeki çocuklarla oynamaya kadar giderdi...

Filmi, PS ve PC oyunları, kartları falan da çıktı daha sonra. Tabii orjinal çizgi filmi ve tasosu kadar zevk vermedi hiçbiri. Bunun modası geçmeye başlayınca herşeyde olduğu gibi özentiler boy gösterdi. Digimon, Megamon gibi şeyler çıktı... Hiçbirinin yüzüne bile bakmadık. Pokémon efsanedir, unutulmaz. Saygısızlık etmedik.

"Seni seçtim Pikaçuuuuuuu!!!"

* * *

Biz Eskiden... Arşiv: #6 | #5 | #4 | #3 | #2 | #1

2 yorum:

Papasito dedi ki...

psyduck

Çağlar dedi ki...

Amanın nasıl unuttum Saydek'i.. Heheh. Kusura bakmayın.